Bir Zamanlar Küçük Mustafa Paşa
Haliç kıyısında Cibali Kapı’dan geçerek tarihi bir Rum semti olan Küçükmustafapaşa’ya gelirsiniz. Eski bir bizans kilisesinden camiiye dönüştürülen Gül Camii’nin karşısında semte adını veren Küçük Mustafa Paşa Hamamı yer alır. 1477 yılında Fatih Sultan Mehmet döneminde yapılmış olan hamam, ilk kez 2015 yılında İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yaparak yeniden gündeme geldi. 17. İstanbul Bienali’nin de sergi mekanlarından biri oldu.
Genellikle Koca Mustafa Paşa ile karıştırılan Küçük Mustafa Paşa kimdir? Kimilerine göre II.Mustafa’nın sadrazamlarından Daltaban Mustafa Paşa’dır. 5 aydan az sadrazamlık görevinde bulunan Daltaban Mustafa Paşa 1703’te yolsuzluk iddiaları ile katledilmiştir. Ancak, 15.yüzyılda yapılmış olan hamama, dolayısıyla da semte neden onun adı verilmiş olsun? Manastır’da doğmuş olan Daltaban Mustafa Paşa, bu hamamın banisi değildir. Bazı kaynaklarda Fatih Sultan Mehmet’in vezirlerinden biri diye geçse de, Fatih Sultan Mehmet’in Mustafa isimli bir veziri hiç olmamıştır. Küçük Mustafa Paşa’nın kim olduğunu bilen varsa paylaşım bekliyorum.
Osmanlı siyasetinde sur içinde merkezi yerlere müslümanlar yerleştirilirken, gayrimüslimler sur duvarına yakın bölgelerde iskan ettirilmiştir. Osmanlı’da getto yoktur ama cemaatlere göre mahalleleştirme vardır. Böylece cemaat kendi mahallesinde okulları ve ibadet yerleri, bakkalları ve esnafları ile bir aradadadır. Küçükmustafapaşa’da ağırlıklı Rumlar yaşamıştır. 1950’lerden itibaren Rize ve Trabzon’dan göçlerle, mahallede Karadeniz kültürü de oluşmuştur. 1963 mahallede bir milat olmuştur. Kıbrıs olayları ile gelişen siyasal koşullar, Rumların mahalleyi terk ederek Yunanistan’a taşınmalarına neden olmuştur. Bu kez Doğu Anadolu’dan gelip boşalan evlere yerleşenlerle birlikte tam bir kenar mahalle yaşantısı oluşmuştur.
Bir zamanlar Küçükmustafapaşa’ya kimler gelmiş kimler geçmiştir? Semtte doğan en önemli şahsiyet, milli mücadele kahramanı Kazım Karabekir’dir. Çok da futbolcu çıkmıştır mahalleden. Bunların en meşhuru Küçük Dev Adam olarak tanınan İlyas Tüfekçi olmuştur.
Bienal’lerle yeniden gündeme gelen Küçükmustafapaşa Hamamı, geçmişte Yeşilçam filmlerinin çekimlerinde bolca kullanılmıştı. Hatta başrollerinde Tony Curtis ve Charles Bronson’un oynadığı Hollywood Filmi ‘Paralı Askerler’in bazı sahneleri burada geçer. Fikret Hakan ve Salih Güney’in de rol aldığı bu film, Kurtuluş Savaşı döneminde geçer ve tüm sahneleri Türkiye’de çekilmiştir.
Bir zamanlar Bizans kilisesi olan ve Azize Theodosia’ya adanan, Osmanlı döneminde camiye dönüşen Gül Camii’nin altında dehlizler, sahile dek uzanır. Bu dehlizlerde de pek çok film çekilmiştir. Bunlardan bir tanesi başrolünde Ajda Pekkan’ın oynadığı ‘Harun Reşit’in Gözdesi’ adlı filmdir.
Gül Camii’nin alt sokağında bir zamanların Türkiye Güzeli Nebahat Çehre’nin ailesi otururmuş. Mahalleli, Yılmaz Güney ve eşi Nebahat Çehre’nin üstü açık mavi bir Chevrolet ile aile ziyaretine geldiklerini hatırlarlar. Yılmaz Güney furyası esen 60’lı yıllarda, Çirkin Kral lakaplı oyuncunun mahallelerine girip çıkması ne büyük bir gurur olmuştur kim bilir mahallenin gençlerinde.
Bir de Sabahattin Ali’yi anmak lazım. Gazetelerin bayilerde ya da bakkallarda satılmasından önceki dönemlerde her mahallede bir müvezzi vardı. Balat gazete müvezzi bir dönem Sabahattin Ali’ydi. Her gün Milliyet’in matbaasından aldığı gazeteleri, Balat Karakolu’nun karşı köşesinde satarmış. Mahalle çocukları ondan aldıkları gazeteleri kendi sokaklarında çağırtarak cep harçlıklarını çıkarırlarmış. Yani burası bir zamanlar şenlikli bir semtmiş.
Mahallenin bir başka ismi Orhan Kemal’i anmadan geçmeyelim. Eski Fırın Sokağı’ndaki evinde yaşarken gözlediği mahalle yaşantısı romanlarına konu olmuştur. Suçlu ve Sokakların Çocuğu kitapları bu yaşantıları anlatır. Bugün evi müze olmadı ama sokak artık onun adı ile anılıyor. Sokakların Çocuğu, Evlerden Biri ve Suçlu romanları hep bu evde yazıldı. Geçim kaygısı ile dolu zor bir hayatın büyük kısmını Orhan Kemal bu eve sığdırdı.
Bugün ise Küçükmustafapaşa, yıpranmış evleri ile oldukça mütevazi ve mahsun görünür. Popüler dizi filmlerin gözde çekim mekanları Fener, Balat ve Çukur gibi komşu semtlere kaymıştır.